“Dünya, durmayan bir salıncaktır; orada her şey, toprak, Kafkas’ın
kayalıkları, Mısır'ın ehramları, hem etrafıyla birlikte, hem de kendi kendine
sallanır. Durmanın kendisi bile daha ağır bir salıntıdan başka bir şey
değildir. Ben duruşu değil, geçişi anlatıyorum; fakat yaştan yaşa, yahut halkın
dediği gibi ‘yedi yıldan yedi yıla’ geçişi değil, günden güne, dakikadan
dakikaya geçişi… Hikayemi saati saatine yazmam gerekiyor. Az sonra
değişebilirim. Yalnız halim değil, amacım da değişebilir. Bu durum, insanın
değişen hallerini anlatmaktadır. İnsan hiçbir zaman belli bir istikrar içinde
davranmaz. Hava durumundan, bir insanın kendine bakma şekline kadar ruh ve
davranış halleri devamlı değişiklik gösterir. Çoğu zaman insanın kendisi bile,
kendisindeki bu istikrarsız durumu fark etmez ve kendi sanrıları ile ortada
çaresizce kalır. İnsan halleri de böyledir, sürekli bir sarkaç gibi yerinde
durmadan bir taraflara salınır. Böyle akışkan bir hayat içinde insana düşen ise
kendini belli bir merkezde tutmaya çalışmaktır. Eğer bunu yapamazsa hiçbir işte
verim alamaz. Rüzgar olacağına, rüzgara kapılmış bir yaprak gibi sallanır.
Böyle hallerde insan durup düşünmeli, kendine yeniden sağlama yapabilmeli,
düştüğü yerden kalkabilmeli ve sorumluluklarını hep hatırlayabilmeli.” diyorsan,
SENDEN ADAM OLUR.
Eğer;
“Benim yaptığım, bildiklerimi söylemek değil; kendimi öğrenmektir. İnsanın kendini anlatmasından daha zor ve daha faydalı hiçbir şey yoktur. Ben durmadan kendimi düzenliyorum, çünkü durmadan anlatıyorum. Kendinden söz etmeyi kötü görmek, yasak etmek adet olmuştur; çünkü kendinden bahsetmek her zaman kendini övmek gibi görünür; kendini övmekse herkesin zıddına gider. Ama kendinden söz etmeyi yasak etmek, çocuğun burnunu silecek yerde, burnunu koparmak olur.” diyorsan,
SENDEN ADAM OLUR.
“Benim yaptığım, bildiklerimi söylemek değil; kendimi öğrenmektir. İnsanın kendini anlatmasından daha zor ve daha faydalı hiçbir şey yoktur. Ben durmadan kendimi düzenliyorum, çünkü durmadan anlatıyorum. Kendinden söz etmeyi kötü görmek, yasak etmek adet olmuştur; çünkü kendinden bahsetmek her zaman kendini övmek gibi görünür; kendini övmekse herkesin zıddına gider. Ama kendinden söz etmeyi yasak etmek, çocuğun burnunu silecek yerde, burnunu koparmak olur.” diyorsan,
SENDEN ADAM OLUR.
Eğer;
“Benim mesleğim, sanatım yaşamaktır. Bana diyebilirler ki kendini kuru sözle değil, iş ve eserle anlat. Ben her şeyden önce düşüncelerimi anlatıyorum, bunlarsa ün ve eser haline gelemeyecek kadar belirsiz şeyler. Onları söz haline bile getirmekte güçlük çekiyorum. Yaptığımız işler kendimizden çok tesadüflerin eseridir, bu işler kendi özlerini belli ederler; beni ise ancak şöyle böyle, belli belirsiz, parça parça gösterebilirler.” diyorsan,
SENDEN ADAM OLUR.
“Benim mesleğim, sanatım yaşamaktır. Bana diyebilirler ki kendini kuru sözle değil, iş ve eserle anlat. Ben her şeyden önce düşüncelerimi anlatıyorum, bunlarsa ün ve eser haline gelemeyecek kadar belirsiz şeyler. Onları söz haline bile getirmekte güçlük çekiyorum. Yaptığımız işler kendimizden çok tesadüflerin eseridir, bu işler kendi özlerini belli ederler; beni ise ancak şöyle böyle, belli belirsiz, parça parça gösterebilirler.” diyorsan,
SENDEN ADAM OLUR.
Senden Adam Olur Blog
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder